"Mektuplarını üzülerek okudum. Sen ki son liman, son ümit, son dost, ilk ve son sevgilisin.. Sen ki yıldızım, sen ki annem, sen ki çocuğumsun. Acılarımla hırçınlaştığına üzüldüm. Istıraplarım çok mu çirkin, çok mu çocukça..?
Onları senden mi gizleyeceğim..? Sahneye maskeyle çıkmak.! Ben aktör değilim.. Sesinin tonunda minnacık bir soğuyuş hissettiğim an yokum.
Acılarımın kaynağı sensin, evet ama hayatımın kaynağı da sensin. Senin için ve seninle yaşıyorum. Sen uçuruma yuvarlanırken tutunulan dal, sen vaha, sen bütün hayal kırıklıklarımın dudaklarında ümitleştiği kadın. İki yıl önce bu akşam bir rüyaydınız, bilinmeyendiniz. Sen bütün kitaplardan daha derinsin. Sana yazdığım mektuplardan utanıyorum, kendi kendini oku. Muhammed'e nasıl iman ettiklerini anlıyorum. Tek mucize kelam. Kelam, yani sen."
Bütün kitaplar yavan, bütün şiirler soluk, bütün şarkılar ahenksiz. Zirvelerdesin, büyük mustariplerin, büyük ermişlerin, büyük ruhların kanat çırptığı zirvelerde. Ve kendimden utanıyorum, ben toprağım, sen arş. Ben ten'im, sen gönül. Ben alev'im, sen ışık. "Ben sen'im" diyorsun. Saçlarımı okşamak istediğin zaman, kendi saçlarını okşa. Lal Ded'i hatırladım, gerçek de Lal Ded sensin, her asırda başka bir adla tecelli etmişsin.
Leyla bir tomurcuk, sen bir muhteşem gül... Leyla bir mısra, sen bir destansın... Leyla bir kıvılcım, sen bir şafaksın..Leyla bir tecessüs, Leyla bir masal, Leyla yaşamayan, Leyla bir yarım.
Hangi sevgili seninle boy ölçüşebilir, Lamiam benim..? Sen doyulmayan,sen kanılmayan, sen rüya, sen gerçek.
**
"Gök de sensin, yerde sensin..!
Hem alansın, hem verensin..!
Hem çiçeksin, hem derensin..!"
Sana yolladığı kitaplardan utanıyorum. Sen bütün kitaplardan daha derinsin, sana yazdığım mektuplardan utanıyorum, kendi kendini oku. Muhammed'e nasıl iman ettiklerini anlıyorum. Tek mucize kelam. Kelam, yani sen.
Cemil Meriç /Jurnal II(Lamia Hanım'a Mektuplar)
Onları senden mi gizleyeceğim..? Sahneye maskeyle çıkmak.! Ben aktör değilim.. Sesinin tonunda minnacık bir soğuyuş hissettiğim an yokum.
Acılarımın kaynağı sensin, evet ama hayatımın kaynağı da sensin. Senin için ve seninle yaşıyorum. Sen uçuruma yuvarlanırken tutunulan dal, sen vaha, sen bütün hayal kırıklıklarımın dudaklarında ümitleştiği kadın. İki yıl önce bu akşam bir rüyaydınız, bilinmeyendiniz. Sen bütün kitaplardan daha derinsin. Sana yazdığım mektuplardan utanıyorum, kendi kendini oku. Muhammed'e nasıl iman ettiklerini anlıyorum. Tek mucize kelam. Kelam, yani sen."
Bütün kitaplar yavan, bütün şiirler soluk, bütün şarkılar ahenksiz. Zirvelerdesin, büyük mustariplerin, büyük ermişlerin, büyük ruhların kanat çırptığı zirvelerde. Ve kendimden utanıyorum, ben toprağım, sen arş. Ben ten'im, sen gönül. Ben alev'im, sen ışık. "Ben sen'im" diyorsun. Saçlarımı okşamak istediğin zaman, kendi saçlarını okşa. Lal Ded'i hatırladım, gerçek de Lal Ded sensin, her asırda başka bir adla tecelli etmişsin.
Leyla bir tomurcuk, sen bir muhteşem gül... Leyla bir mısra, sen bir destansın... Leyla bir kıvılcım, sen bir şafaksın..Leyla bir tecessüs, Leyla bir masal, Leyla yaşamayan, Leyla bir yarım.
Hangi sevgili seninle boy ölçüşebilir, Lamiam benim..? Sen doyulmayan,sen kanılmayan, sen rüya, sen gerçek.
**
"Gök de sensin, yerde sensin..!
Hem alansın, hem verensin..!
Hem çiçeksin, hem derensin..!"
Sana yolladığı kitaplardan utanıyorum. Sen bütün kitaplardan daha derinsin, sana yazdığım mektuplardan utanıyorum, kendi kendini oku. Muhammed'e nasıl iman ettiklerini anlıyorum. Tek mucize kelam. Kelam, yani sen.
Cemil Meriç /Jurnal II(Lamia Hanım'a Mektuplar)
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.